Gerçek: ?Eşcinsellik hastalık değildir?
Tıp eşcinselliği psikolojik olarak sapık bir hastalık olmaktan çıkardı. Dünyada 1990'lı yılların başlarına kadar eşcinselliği psikolojik sapıklık olarak gören tıp, bu tarihten sonra eşcinselliği hastalık olarak görmekten vazgeçti. Eşcinselliğin insan fizyolojisine ve toplumsal düzene aykırı olduğu görüşünde olan tıp , literatüründen sapıklık olarak nitelendirdiği eşcinselliği, cinselliğin farklı bir ifade tarzı olarak görmeye başladı.
Tıp, artık eşcinselliğin terapi, ilaç ve tavsiye yoluyla iyileştirilebilecek bir hastalık olmadığını söylerken, eşcinsellerin de alkol ve seks bağımlısı kişiler olmadığını kabul etti. Amerikan Psikoloji Birliği eşcinselliğin sapıklık olmadığını ve eşcinsel bireylerin ruh sağlıklarının yerinde olduğunu 26 Şubat 1990 tarihli deklarasyonunda şöyle ifade ediyordu:
"Eşcisellik ne bir hastalıktır ne de moral bir yoksunluktur. Sadece toplumdaki bir azınlığın sevgiyi ve cinselliği ifade tarzıdır. Gayların ve lezbiyenlerin , ruhsal olarak sağlıklı oluşu birçok araştırma ile belgelenmiştir. Araştırmalar cinsel yönelimin temelinin yaşamın ilk yıllarında hatta olasılıkla kısmen doğumdan önce atıldığına işaret etmektedir. Eşcinselleri "Onarma" girişimleri psikolojik üniformaya bürünmüş sosyal önyargıdan başka bir şey değildir. Cinsellik ve cinsel yönelim, varlığımınızın temel unsuları olarak kişisel koheziflik duygumuzun ve dünyada rahat ediş düzeyimizin önemli belirleyicileridir. Eşcinselliğin bir hastalık veya ahlaksızlık olduğu varsayımı, bu azınlığa dahil bireyler için kendini ifade etme, sevme ve insanlığa bağlılığın en derin formlarını acı çektirici bir suçlanma ve kendinden nefret etme yoluyla bu an bir duygusal, sevisel ve spiritüel hapishane yaratır. Sağlıklı ve kendi insanlığı ile barışık heteroseksüeller, eşcinseller nedeniyle içsel tehdit yaşamazlar. Sağlıklı heteroseksüeller, eşcinselleri baskı altına alma gereği duymazlar. Sağlıklı heteroseksüeller eşcinselleri "onarma"ya kalkışmazlar. Bu gün toplumun karşısındaki esas mesele neden insanların birbirini belli bir şekilde sevdikleri veya bu sevgiyi aradıkları değil, nasıl olup da bazılarının sevmekte bu kadar yetersiz olduğudur."
Tıp ve psikoloji alanlarında eşcinsellik bir sapıklık ve ruhsal bozukluk olarak kabul edilmese de, toplumun genelinde eşcinselliğe hala bir sapıklık olarak bakılmakta ve eşcinsel bireyler dışlanmaktadır. Özellikle geleneksel ve manevi değerleri kuvvetli olan toplumlar eşcinsellere "öteki" olarak bakmaktadır. Bu toplumlarda cinsel roller daha çocukluktan itibaren belirlenmekte ve heteroseksüel ilişkinin dışındaki ilişkiler onaylanmamaktadır. Harward Üniversitesi'nde 2001-2002 yılları arasında yapılan bir araştırmada müslüman ve batı toplumlarının eşcinselliğe ve başka konulara bakışları şöyledir:
TSK: "Eşcinsellik psikoseksüel bozukluktur"
Türkiye'de eşcinsellere yönelik özel kanun olmamakla birlikte Türk Silahlı Kuvvetlleri sağlık yeteneği yönetmeliğinde eşcinsel, transeksüel ve travesti olmanın "psikoseksüel bozukluk" biçiminde tanımlandığı ve "askerliğe engel olarak görüldüğü" belirlendi.
Ayrıca Türk Medeni Kanunu'nda eşcinselliğin boşanma sebebi olarak kabul edildiği , Askerlik Kanunu'nda ise eşcinsel olmanın askerlik yapmaya engel teşkil ettiği öğrenildi. Aynı zamanda eşcinsellerin subaylığın yanı sıra polis de olamadığı saptandı. Yönetmelikte "askerliğe elverişli olmayanlar" ile ilgili maddelerde eşcinsel, transeksüel veya travestilerle yer almakla birlikte yönetmeliğin 17. maddesinde şu hükümler yer almakta: "Seksüel davranış bozukluklarının tüm yaşamında ileri derecede belirgin olması, duygu ve davranışlarına yansımış olması gereklidir. Ayrıca silah altına alınanların askerlik ortamında sakıncalı bir durum yarattığının veya yaratacağının resmi belgelerle tespiti gereklidir."
Bu yönetmelik nedeniyle eşcinsellerin subay ve sivil memur olması mümkün değil. Eşcinsel olduğunu heyet raporuyla kanıtlayanlar askerliğe alınmamakla birlikte, KAOS GL'deki eşcinseller askeri sağlık birimleri tarafından kendilerinden eşcinselliklerini kanıtlayan fotoğraf, kaset gibi belgelerin istendiğini iddia etti.
Askeri sağlık birimleri tarafından "seksüel davranış bozukluğu tesbit edilen" ancak düzeyi " ileri derecede olmayan" kişilerin askerliğe alınmaları bir yıl erteleniyor. Bu durumdaki kişiler yıl sonunda yeniden muayene ediliyor. Eşcinseller Türkiye'de polis de olamıyor. Polis adaylarında arayan şartları düzenleyen yönetmeliğe göre, adayların "ahlaka aykırı davranış ve tutum olmamaları" gerekiyor. Adayların eşcinsel olduğu belirlenirse polis yapılmıyor
Araştırma / Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi
27.05.2004 12:17:38
|