Sperm Kalitesi Etkileniyor
Gerçekleştirilen bilimsel araştırmaların sonuçlarını değerlendiren Op. Dr. Tansel Kaplancan: “Sahip olduğumuz veriler pandeminin yalnızca akciğer, kalp ve böbreklere değil erkeklerin üreme sistemine; sperm kalitesine ve cinsel işlevlerine de zarar verebildiği yönünde. Koronavirüs ne yazık ki erkek üreme sistemini de hedef alabiliyor. Şu an için eldeki veriler salgına yakalanan erkeklerin sperm değerlerinde kalıcı bir hasara neden olup olmadığı hakkında kesin bir bilgi sunmasa da hastalığa yakalanan erkeklerin sperm sayılarında düşüş olduğu gösteriliyor. Pandemi sürecinde dikkatli olmamızı gerektiren birçok neden var ve artık bu nedenler arasında sperm değerlerinin korunması olduğunu da biliyoruz. Bu nedenle pandemi sürecinde gebelik oluşumu bekleyen çiftlerin bilinçlenmesinde fayda var. Koronavirüs sperm sayısını azaltabiliyor, enfeksiyon şiddeti arttıkça sperm motilitesi yani hareketlilik ve morfoloji yani şekil skoru negatif etkilenebiliyor.” açıklamasında bulundu.
Sperm DNA Hasarına Dikkat!
Yapılan çalışmalarda Covid-19 geçiren erkeklerin ilk ay içerisinde sperm DNA hasarının yüksek olduğunun gösterildiğinin altını çizen Op. Dr. Kaplancan: “Enfeksiyondan 1 ay sonrası süreçte sperm DNA hasarı belirgin seviyede. Sperm örneği alınan hastalarda sperm motilitesinde azalma, sperm konsantrasyonunda ve sperm sayısında azalma sonuçları mevcut. Hali hazırdaki çalışmalardan elde edilen bulgular, meni örneklerinden hiçbirinde viral RNA bulunmadığına ve Covid-19 nekahat döneminden sonra virüsün cinsel yolla bulaşmayacağına dair güçlü kanıtlar sağlıyor. Fakat dikkatli olmakta fayda var, çünkü aynı çalışmalar Covid-19 sonrası sperm konsantrasyonunda, sperm sayısında ve sperm hareketliliğinde düşüşler olabileceğini ortaya koyuyor.” dedi.
Pandemi Önlemleri Devam Etmeli
Omicron varyantı ile birlikte pandemiye karşı alınacak önlemlerin daha da önem kazandığını vurgulayan Üroloji ve Androloji Uzmanı Op. Dr. Tansel Kaplancan, CDC ve diğer prestijli sağlık kuruluşlarının hatırlatıcı doz aşı önerilerinin dikkate alınması gerektiğini yineledi. Aşı olmanın %100 koruyuculuk sağlamasa da hastalığın bulaş riskini ve hastane yatış oranlarını azalttığını hatırlatan Kaplancan; hatırlatıcı doz aşı olunmasına ek olarak maske, mesafe, hijyen ve doğal havalandırma önlemlerinin de önemli olduğunun altını çizdi.