Uzun süre ayakta durmak, uzun süre oturmak, hareketsizlik, aşırı kilo, genetik faktörler, dar kıyafetler giymek, topuklu ayakkabı giymek, kabızlık, gebelik ve doğum kontrol hapı kullanımının varis oluşumunu artıran nedenler arasında yer aldığını söyleyen Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Tolga Önder, “Varis oluşumunun önüne geçmek için mutlaka yürüyüş, koşu, bisiklet, yüzme ve pilates gibi baldır kaslarını çalıştıracak sporlar yapın” dedi.

Uzun süre oturmak da ayakta kalmak da risk faktörü

Varisin bacaklarda örümcek ağı gibi kılcal damarlar şeklinde olabileceği gibi toplardamarların ciltten kabarık, daha kalın, kıvrıntılı bir şekil alması olarak da görülebileceğine dikkat çeken Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Tolga Önder,

“Toplardamarlar kanı kalbe taşırlar ve kan akışının kalbe doğru tek yönlü olması için kapakçıklar içerirler. Toplardamarlarda oluşan aşırı basınç ve tıkanıklık, bu kapakçıklardan geriye doğru kaçar, yani reflü oluşmasına neden olur. Böylece yer çekiminin etkisi ile varisler ve varislere bağlı şikâyetleri meydana getirir. Uzun süre ayakta durmaya veya uzun süre oturmaya maruz kaldığınız iş ortamları, hareketsizlik, aşırı kilo, genetik faktörler, dar kıyafetler giymek, topuklu ayakkabı giymek, kabızlık, gebelik, doğum kontrol hapları varis oluşumunu artıran nedenlerdir” diye konuştu.

Her fırsatta hareket etmeye özen gösterin

Varis oluşumunun önüne geçmek için mutlaka yürüyüş, koşu, bisiklet, yüzme, pilates ve yoga gibi baldır kaslarını çalıştıracak sporlar yapılmasını öneren Opr. Dr. Tolga Önder, “Sigaradan uzak durun, çok sıkı giysiler ve topuklu ayakkabı giymekten kaçının, uzun süre güneşlenmeyin. Sabit bir şekilde uzun süre ayakta ve oturur pozisyonda durmamaya çalışın ve eğer iş gereği mecbursanız koruyucu varis çoraplarından fayda görebilirsiniz. Her fırsatta hareket etmeye özen gösterin ve fırsat buldukça bacakları yukarı kaldırarak dinlendirmeye çalışın” şeklinde konuştu.

Varis tedavisi yaşam kalitenizi artırır

Varis tedavisi öncesinde mutlaka doppler ultrason yapılarak tedavinin ultrasondan çıkacak sonuca göre planlanması gerektiğini vurgulayan Opr. Dr. Tolga Önder, tedavi edilmeyen varislerin yaşam kalitesini çok ciddi şekilde bozacağını işaret etti. Varis probleminin günümüzde ameliyatsız, kapalı yöntemlerle çok kısa sürede tedavi edilebildiğinin altını çizen Opr. Dr. Tolga Önder, şu bilgileri aktardı:

“Varis oluşumuna neden olan kaçağı kapatmak için lazer, radyofrekans ve yapıştırıcı gibi endovenöz yöntemlerle konforlu bir şekilde anestezi almadan, hastane yatışına gerek duymadan tedavi olarak aynı gün evinize gidebilirsiniz. Bacaklarınızdaki genişlemiş damarlar ve kılcal damarlara bağlı görüntülerden ise ‘skleroterapi’ dediğimiz iğne tedavisi ile kurtulabilirsiniz. Varis tedavisi bir sanattır ve doğru sanatçıyı seçtiğinizden emin olunması gerekir.”