Corona virüs sürecinde yoğun bakım ve mekanik vantilatöre bağlanma oranının 65 yaş üzeri yaşlılarda ve kronik rahatsızlığı olan vakalarda daha yüksek olduğu biliniyor. Yeniden artışa geçen vakalarda yaş kriterinin düşebildiği ve çok genç vakalarında yoğun bakıma alınabildiği gözlemlendi. Obezite Cerrahi Doç. Dr. İbrahim Sakçak, obezitenin 32 farklı çeşit hastalığa neden olduğunu ve bunların çoğunun da kronik hastalıklar olduğunu belirtti. Bununla birlikte obez bireylerin de yaş fark etmeksizin risk grubunda yer aldığını söyledi.

“Obezite enfeksiyonun daha ağır seyretmesine neden oluyor”

Corona virüs sürecinde hastalığın yoğun bakımda seyrinin zor bir süreç olduğunu ve obez hastaların yoğun bakıma alınma riskinin yüksek olduğunu belirten Obezite Cerrahi Doç. Dr. Sakçak, “Pandemi sürecinde insanlar daha hareketsiz bir yaşam sürmeye başladı. Bununla evde geçirilen süreçte özellikle karbonhidrat ve yağ ağırlıklı beslenme arttı. Bu da kilo alımına ve obezitenin artmasına neden oldu. Aynı zamanda biz biliyoruz ki, obezite diğer hastalılar ile birlikte, pandemi sürecinde özellikle Covid-19 enfeksiyonu gibi enfeksiyonların daha ağır seyretmesine neden oluyor.

İngiltere'de yapılan bir çalışmada yoğun bakımdaki hastaların yarıdan fazlasının obezite sorunu yaşayan hastalar olduğu ortaya konmuş. Toplumda da obezite oranı bu kadar değil, daha düşük. Yine Fransa'da yapılan bir çalışmada yoğun bakıma giriş oranlarında obez bireylerde 7 kat artış olduğu ortaya konmuş. Hem yoğun bakıma giriş sayısı artmakta obezite sorunu yaşayanlar için, hem de yoğun bakımda mekanik ventilatöre bağlanma oranı artmakta. Bu da mortaliteyi ciddi oranda artırıyor” ifadelerini kullandı.

“Obezite 32 farklı çeşit hastalığa neden oluyor”

Obez bireylerin bağışıklık sisteminin baskılandığını belirten Doç. Dr. Sakçak, “Çin'de obezite diğer ülkelere göre çok az görülüyor. Çin'de bile obezite görülen bireylerde yoğun bakım oranının ve mortalitenin arttığı gözlemlenmiş, bu bir gerçek. Çünkü obezite 32 farklı çeşit hastalığa neden oluyor. Bu hastalıkların çoğunluğu da kronik hastalıklar. Zaten biz diyoruz ki kronik hasatlıklar pandemiyi ve corona virüs enfeksiyonunun şiddetini ağırlaştırıyor. Özellikle obez bireylerde yüzde 80'e çıkan oranda hiper tansiyon, yüzde 50'nin üzerinde diyabet görülüyor. Bunlar bağışıklık sistemini baskılıyor. Bağışıklık sistemi baskılandığı zaman vücudun enfeksiyonlara karşı direnci azalıyor. Enfeksiyonlara karşı direnci azalan bireylerde de doğal olarak hastalık daha ağır seyredebiliyor. Bu nedenle kilolardan ne kadar hızlı kurtulursak veya kilo almaktan kaçınırsak bu Covid-19 enfeksiyonunu daha rahat veya sorunsuz geçirme şansımız olabilir” şeklinde konuştu.

Ayrıca şeker hastalığı olan kişilerinde bağışıklık sisteminin baskılandığını ve corona virüs sürecinde risk gurubunda yer aldıklarını belirten Doç. Dr. Sakçak, bu kişilerin mümkün oldukça evde daha çok vakit geçirmeleri ve kalabalık ortamlardan kaçınması gerektiğini söyledi. Ayrıca Doç. Dr. Sakçak, şeker hastalarına, bu süreçte vakaların da yeniden artış eğilimi kazanması ile birlikte ekstra dikkatli olmaları uyarısında bulundu. Bununla beraber insanların sosyal izolasyona ve evde kalmaya dikkat etmelerini de vurgulayan Sakçak, bu süreçte yoğun karbonhidrat tüketiminden kaçınılması gerektiğini ve evde kalmanın spora engel olmadığını, spor yapmaya da özen gösterilmesi gerektiğini ifade etti.